12 Temmuz 2015 Pazar

Puanlar Düşer mi?

Tercih dönemlerinde en sık sorulan soru taban puanlarının düşüp düşmeyeceği oluyor. Buna cevap verebilmek için öncelikle yerleştirmenin nasıl yapıldığını anlamak gerekir.

Basitçe açıklamaya çalışacağım: Sınavda barajı geçen adaylar en fazla 30 tercih yapma hakkına sahiptir. Tercih formlarını internet üzerinden dolduran adayların sonuçları sisteme kaydedilir. Sistem, öncelikle Türkiye 1.sini ilk tercihine yerleştirir ve yerleştiği bölümün kontenjanından 1 azaltır. Sonra Türkiye 2.sini ilk tercihine yerleştirir ve onun da yerleştiği bölümün kontenjanını 1 azaltır. Sırayla bu işlem devam eder. Ta ki, sırası gelen öğrencinin ilk tercihinde kontenjan kalmayana kadar. Bu durumda bu öğrenciyi bir sonraki tercihine yerleştirir ve sıradaki öğrenciye geçilir. Yani başarı sırasına göre öğrenciler tek tek değerlendirilir ve her öğrenci sıra kendisine gelene kadar kontenjanı dolmamış olan en üst sıradaki tercihine yerleştirilir. 

Örneğin Koç tam burslu tıp fakültesinin kontenjanı 15 kişi. Eğer Türkiye'de ilk 16'ya giren öğrencilerin tamamı ilk tercihine bu bölümü yazmışsa ilk 15'e giren öğrencilerin hepsi yerleşir. Ama Türkiye 16.sı olan öğrenciye sıra geldiğinde bölümün kontenjanı dolmuş olacağından bu öğrenci 2. tercihine yerleşecektir.

Bu nedenle tercihe esas olan puan değil, başarı sıralamasıdır. Sınav kolay ya da zor diye bölümlerin başarı sıralamaları etkilenmez. Sınavın zor olması sizin daha düşük puan almanıza sebep olsa da sınav herkes için zor olacağından sıralamanızı etkilemeyecektir. Yani bölümün taban puanının düşmesi beklense de başarı sıralamasını etkileyecek bir durum değildir. Bu yüzden tercihlerde öncelikle bir önceki yılın sıralamalarını dikkate alırız. Ayrıca kontenjan değişimlerine bakmamız gerekir. Çünkü bir bölümün kontenjanı azalmışsa bir önceki yılki başarı sıralamasıyla bu bölüme girmek zorlaşacaktır. Benzer şekilde kontenjan artışları da bu bölüme girmeyi kolaylaştıracaktır.

Kontenjan değişimlerini sadece girmek istediğiniz bölümle değil, o bölümün tüm okullardaki kontenjanıyla da birlikte ele almak gerekir. Çünkü, diyelim ki eczacılık okumak istiyorsunuz. Sizin istediğiniz eczacılık bölümünün kontenjanında değişim yok ama ülke genelindeki eczacılık fakültelerinin kontenjanı (özellikle sıralaması sizin istediğiniz okuldan yüksek olan bölümlerde) azalmışsa, normalde başka okulları yazacak ve oraya yerleşecek olan öğrencilerin kontenjan daralmasından dolayı sizin de istediğiniz eczacılık bölümüne kaymasına sebep olur. Bu da istediğiniz bölümün başarı sırasının yükselmesiyle sonuçlanır.

Son olarak bir bölümün başarı sırasının düşüp düşmeyeceğini trendlere bakarak tahmin edebiliriz. Kontenjan değişimi olmamasına rağmen bir bölümün başarı sırası son yıllarda düşüyorsa, bu bölümün gözden düşmekte olduğunu düşünebiliriz. Bu da puanlar düşer mi sorusuna cevap ararken bize ışık tutacaktır.

7 Temmuz 2015 Salı

Üst Düzey Yönetici Yetiştiren Okullar

Bir insan kaynakları firmasının araştırmasına göre mezunlarının üst düzey yönetici olma oranı en yüksek okullar aşağıdaki gibi olmuş. İlk 5 okulun 4'ü İstanbul'da. 10 okulun tamamı 3 büyük şehirde. Tabii ki bu sıralama sadece okullardaki eğitim kalitesinden kaynaklanmıyor. Büyük şehirde okumak, iş çevrelerine yakın olmak ve çevre edinmek iş hayatı açısından çok büyük avantaj sağlıyor. Listedeki bir diğer ilginç nokta da 10 okulun tamamının devlet üniversitesi olması. Bunda biraz da Koç ve Sabancı gibi okulların nispeten daha genç olması ve mezunlarının çoğunun henüz üst düzey yönetici olabilecek yaşa gelmemesi de etken olsa gerek.

1. ODTÜ
2. Boğaziçi Üniversitesi
3. İTÜ
4. Marmara Üniversitesi
5. İstanbul Üniversitesi
6. Hacettepe Üniversitesi
7. YTÜ
8. Ankara Üniversitesi
9. Dokuz Eylül Üniversitesi
10. Galatasaray Üniversitesi

MF3 En Yüksek Puanlı Bölümler

Sağlık ağırlıklı bölümlerin yer aldığı MF3 puan türünde 2015 sınav tercihleri için dikkate alınacak olan 2014 sınav sonuçlarına göre, en yüksek puanla girilen ilk 10 bölümün Türkiye başarı sıralamaları, kontenjanları ve taban puanları tablodaki gibi oluştu. Tamamı tıp fakültesi bölümlerinden oluşan listede devlet üniversitelerinden 3, özel üniversitelerin tam burslu programlarından 5, 50% burslu programlarından ise 2 bölüm yer aldı. Derece yapan öğrencilerden 370'inin Hacettepe Tıp'ı seçmesi dikkat çekti.

Okul
Kontenjan Taban Puanı Başarı Sırası
Koç Tıp Fakültesi
15
541,880
96
Şifa Tıp Fakültesi
7
537,360
168
Cerrahpaşa Tıp
77
531,150
365
Bahçeşehir Tıp Fakültesi
7
530,130
403
Şifa Tıp (50% burslu)
7
527,700
513
Bahçeşehir Tıp (50%burslu)
63
527,420
522
Hacettepe Tıp (İngilizce)
175
524,000
697
TOBB Tıp Fakültesi
10
523,850
711
Turgut Özal Tıp
10
521,280
866
Hacettepe Tıp
195
517,030
1160

15 Mayıs 2015 Cuma

Matematik Özel Ders

Üniversite sınavının ilk aşaması olan YGS'de 28 Matematik, 12 Geometri olmak üzere toplam 40 soru sorulurken; ikinci aşamada LYS-1 adı verilen Matematik-Geometri sınavında 50 Matematik, 22 Geometri ve 8 Analitik Geometri olmak üzere toplam 80 soru sorulmaktadır.

Hem sayısal, hem de eşit ağırlıklı bölümlerde tercih yapacak öğrenciler için en önemli ders matematiktir. Hem soru sayısı, hem de ağırlık olarak sınavın en belirleyici kısmıdır. Türkçe sorularına hemen her öğrenci belli bir seviyede cevap verebilirken, Matematik sorularını ancak iyi çalışan öğrenciler yanıtlayabilmektedir. Bu nedenle Matematik, özel derse en çok başvurulan alandır.

Özellikle Lise1 ve Lise2 matematiği son sınıflardaki matematiğe de temel oluşturduğu için hem okul başarısı hem de sağlam bir altyapı için çok önemli. Bu dönemde öğrencilerin genelde dershaneye gitmediğini de düşünürsek özel dersin çok verimli olduğunu söyleyebilirim. Lise3 ve Lise4'te ise sınavın da yaklaşmasıyla birlikte özel dersin önemini söylemeye gerek yok.

15 yıllık özel ders tecrübemde şimdiye kadar yaklaşık 200 öğrenciyle çalıştım. Bir dersin başarısı öğretmenin ne kadar anlattığıyla değil, öğrencinin ne kadar öğrendiğiyle ölçülür. Bu yüzden öğrencimin seviyesini anlamak ve ona uygun bir program çizmek ilk amacımdır. Özel ders, adından da anlaşıldığı gibi öğrenciye özel olmalıdır. 

Benim anlayışımda mentor'luk; yani bir bakıma öğrenciye yol göstermek, başarı sırlarını paylaşmak, motive etmek, danışman olmak da özel dersin bir parçasıdır. Öğrencinin size inanması ve saygı duyması dersin başarısı için çok önemlidir. 1,5 - 2 saatlik derste öğrenciye pek çok bilgi, pek çok çözüm tekniği verebilirsiniz. Ancak, bu sürede aktarabilecekleriniz sınırlıdır. Siz öğrencinin yanında değilken de onu çalışmaya motive edebilmişseniz, ona doğru çalışma ve öğrenme yolunu gösterebilmişseniz, işte o zaman özel ders, gerçek anlamda öğrencinin başarısını en üst seviyeye taşır.

Matematik özel dersi için benimle 0532 621 48 46 nolu telefondan irtibata geçebilirsiniz.